Tevbeye çok önem vermeliyiz. İçinde bulunduğumuz bu stresli dünyada, gün boyu şu ya da bu sebeple pek çok günah işleriz. Allah’ın emri “Namaz vaktinde kılınacaktır.”  pek çoğumuz namazı sebeplere bağlayarak geciktiririz. Namazı geciktirmenin mazereti yoktur.

Televizyon dizilerine yerli yersiz haberlere dalarak namazı geciktiririz. Böyle hallerde de tevbe etmek gerekir.

İşlerimizi keyfi olarak başka, zamanlara bırakırız. Allah'ın emri 'Bir işi bitirince diğerine başlayınız” İslam disiplin dinidir ve bu disiplinin insan için en hayırlısı ise, yanlışlar karşısında, zamanında tevbe etmektir. Kısaca tevbe etmeyi bir disiplin haline getirmeliyiz.

Nefsimizin emrine uyarak, bilerek ya da bilmeyerek işlediğimiz küçük, büyük günah, kusur ve suçlar olmaktadır. Bunlar için, Yüce Rabbimiz, kurtuluş reçetesinin başına tevbe etmeyi koymuş ve pek çok ayette, “Allah, çok affedendir ve çok bağışlayandır”  vaadinde bulunmaktadır... Efendimize sorulmuş, nasıl tevbe edeceğiz? “Üç defa Estağfirullah” deyiniz.

Buhari’den bir hadis “Allah'a yemin ederim ki, ben günde yetmiş defa tevbe ederim” Allah'tan en çok sakınan ve korkan Efendimizin tevbe konusundaki duyarlılığına biz de ortak olalım ve çokça tevbe edelim. Tevbe etmek, aynı yanlışı ve aynı günahı tekrar tekrar işlememek olarak değerlendirilmelidir. İbadetler namaz ve diğerleri, insanları kötülüklerden arındırır. Arındırmıyorsa, ibadetlerimizde bir eksiklik var demektir. İnsan bu konuda kendini hesaba çekip değerlendirmelidir. Tevbe de insanı ıslah etmiyorsa, doğru yolda olduğumuz iddia edilemez... Allah'ın büyüklüğüne bakınız. Bize nasıl sonsuz ümit veriyor. “Ey Muhammed de ki: Ey kendilerine kötülük edip aşırı giden kullarım! Allah’tan umudunuzu kesmeyin. Doğrusu Allah, günahların hepsini bağışlar. Çünkü O çok bağışlayan, çok merhamet edendir.” Zümer  suresi 53. ayet... “Allah'ın rahmetinde umudunuzu kesmeyin”  Bu ayet çok derin anlamlar taşır. Allah'ın rahmetinden umut kesmek, Allah'a inanan ve Allah’ın emir ve yasaklarına uyan kul için imkânsızdır. AIlah’ın rahmetinden umut kesenler Allah'ı yok sayanlardır. Ahzap  suresi 53. ayetini okuyan ve anlayan kul, yaptığı yanlış ve işlediği günahlar için, büyük bir pişmanlıkla Allah'tan af isteyecektir.

Bir hadiste: “Allah buyuruyor ki, Ey Âdemoğlu! Sen Bana dua edip ricada bulunduğun müddetçe, sende bulunan günahları bağışlarım (örterim). Ey Âdemoğlu! Günahların yer ve gökleri, dolduracak dereceye ulaşsa da bana tevbe etsen günahlarını bağışlarım. Ey Âdemoğlu! Yeryüzünü dolduracak kadar günahlarla huzuruma gelsen, Bana şirk koşmadığın takdirde yine seni affederim.” Allah'ın affı bu kadar geniş. İnkâr ile Allah'a ortak koşmak affedilmiyor. Acı duyarak ve pişman olarak tevbe edelim diye dua ederim.

Kur’an meali okuyan hem işi öğrenecek ve hem de Allah'a kulluk etmenin nasıl olacağını kaynaktan (Kur'an'ı Kerimden) öğrenecektir.