Bayraktar, yaptığı açıklamada doğal afetlerin Türkiye genelinde tarımsal üretimi son derece olumsuz etkilediğini, 2025 yılında da afetlerin sıklığı ve şiddetinin arttığını belirtti.

Kütahya özelinde çiftçilerin ağır hasar aldığını ifade eden Bayraktar, "Kiraz, vişne, elma, armut ve ceviz başta olmak üzere pek çok meyvede yüzde yüze varan zarar var. Şeker pancarında da bazı ilçelerde yeni ekim yapılan alanlarda zarar tespit edildi. Bu şartlarda üreticilerimizin desteklenmesi kaçınılmaz," dedi.

TARSİM Dışındaki Üreticiler İçin Destek Çağrısı

Bayraktar, TARSİM dışındaki üreticilerin zor durumda olduğunu belirterek, "TARSİM’e kayıtlı üreticilerin zararları belirli oranda karşılanacak ancak ya dışarıda kalanlar? Bu üreticilerin üretimde kalabilmesi için acilen desteklenmeleri gerekiyor," diye konuştu. Don felaketinin boyutuna dikkat çeken Bayraktar, “Son 30 yılın en düşük sıcaklıkları ölçüldü. Eksi 15-20 dereceleri gördük. Tarihimizde böyle bir afetle karşılaşmadık,” dedi.

"Üretici Borçla Üretim Yapıyor"

Üreticilerin birçok zorlukla baş etmeye çalıştığını vurgulayan Bayraktar, kuraklık, don, sel gibi doğal afetlerin yanı sıra yüksek girdi maliyetleri, planlama eksikliği ve pazarlama sorunlarının üreticileri zorladığını söyledi. “Çiftçimiz elektrik, mazot, gübre, ilaç, tohum ve işçilik gibi yüksek maliyetlerle mücadele ediyor. Borçlanarak üretim yapıyor. Bu şartlarda üreticinin tarlada kalması mucize,” ifadelerini kullandı.

"Tarımda Gençleri Tutamıyoruz, Nüfus Yaşlanıyor"

Tarım nüfusunun yaşlandığını ve gençlerin sektörden uzaklaştığını belirten Bayraktar, 18-32 yaş arası genç çiftçi oranının yüzde 5’e düştüğünü söyledi. "Tarım nüfusu 59 yaşa ulaştı. Bu yaşlı nüfusla üretimi sürdürmek çok zor. Gençleri tarımda tutmak için SGK prim desteği gibi pozitif ayrımcılık politikaları uygulanmalı," dedi.

Kuraklık Tehdidine Karşı Uyarı

Önümüzdeki yıllarda Türkiye'nin kuraklık tehdidiyle karşı karşıya kalacağını belirten Bayraktar, su kaynaklarının verimli kullanılmasının önemine dikkat çekti. “Sulama yatırımlarının tamamlanması, kapalı sulama sistemlerine geçiş ve basınçlı sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması şart. Aksi halde üretim sekteye uğrayabilir, gıda güvenliğimiz tehlikeye girebilir,” uyarısında bulundu.

"Çiftçinin Nakit İhtiyacı Acil"

Don felaketinden etkilenen üreticilerin bazı meyve ağaçlarının gövdesinden zarar gördüğünü ve gelecek yıllarda da ürün alınamayabileceğini belirten Bayraktar, "Üreticimizin tarlada kalabilmesi için nakit ihtiyacının acilen karşılanması gerekiyor. Ayrıca, bu yıl ürünlerinden gelir elde edemeyecek üreticilerin banka ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının ertelenmesi şart," dedi.

TARSİM ve Sulama Ücretlerinde Yeni Düzenlemeler Talep Ediliyor

TARSİM sisteminin adil ve hızlı işlem yapmasının önemine değinen Bayraktar, çiftçilerin sistemden daha fazla faydalanabilmesi için TARSİM’in yaygınlaştırılması gerektiğini söyledi. Ayrıca, 2023’te olduğu gibi sulama ücretlerinde yüzde 50 indirim talep ettiklerini belirten Bayraktar, artan enerji maliyetlerinin de üreticiyi zorladığını ifade etti.

"Çiftçi SGK’dan Çıkıyor, Güvence Kayboluyor"

Artan Bağ-Kur primleri nedeniyle çiftçilerin sosyal güvenlik sisteminden çıkmak zorunda kaldığını aktaran Bayraktar, “2021’de 1 milyon olan çiftçi sayısı, 2024’te 410 bine düştü. Çiftçi SGK’dan çıkıyor, sosyal güvencesini kaybediyor, emekli olamıyor,” diyerek prim desteği çağrısında bulundu.

“Yelkenleri Tarıma Çevirmek Zorundayız”

Tarımın zor bir sektör olduğunu vurgulayan Bayraktar, “Bu koşullarda üretim yapmak her geçen gün daha da zorlaşıyor. Ancak çiftçimiz üretmeye devam ediyor, sofralarımızda üç öğün hiçbir şey eksik olmuyorsa, bunu onlara borçluyuz. Artık yelkenleri tarıma çevirmemiz gerekiyor. Üreticimize daha fazla destek vermeliyiz,” sözleriyle çağrısını yineledi.(TZOB)